Molalarda top oynarken ayağını kırmak iş kazası, işe
yürüyerek giderken yaralanma iş kazası değil
İş kazası geçirenlere sağlanan geçici veya sürekli iş göremezlik aylığı
alabilmek için dikkatli olmak gerekiyor. İşyeri servisinden inerken geçirilen
kaza 'iş kazası' sayılıyor ama inip karşıya geçerken araç çarpması, taşıma
eylemi bittiği için; değil… İşyerinde dinlenirken top oynayan işçinin ayağının
kırılması da bir iş kazası olarak görülüyor. İş kazalarını 3 gün içinde
bildirmeyen işverene de 2 bin 603 lira ceza var...
Hürriyet, Eklenme Tarihi 28.10.2016
Sosyal Güvenlik Kurumu
(SGK), yayınladığı yeni genelge ile, SSK ve
Bağ-Kur statüsünde çalışan milyonlarca kişiyi yakından ilgilendiren iş kazaları
konusuna açıklık getirildi. İş kazalarında, raporlu olunan dönemde SGK tarafından
"geçici iş göremezlik" parası veriliyor. Eğer kaza sonunda yüzde 10
veya üzerinde iş kaybı ortaya çıkarsa bu durumda engellilik oranına göre
değişen "sürekli iş göremezlik" aylığı bağlanıyor. Habertürk'ten
Ahmet Kıvanç ve Tahsin Akça'nın haberine göre, kişi çalışmaya devam etse bile
bu para kesilmiyor.
Genelgeye göre, bir kazanın iş kazası kabul edilebilmesi için öncelikle işyerinde veya "işyeri olarak kabul edilen yerlerde" meydana gelmesi gerekiyor. Sigortalıların işyeri sayılan yerlerde, örneğin avluda yürürken düşmesi; dinlenme saatinde top oynarken ayağının kırılması; bahçede meyve ağacından meyve toplarken düşmesi; tarlada çalışırken traktör ile kaza geçirmesi; yemek yerken elini kesmesi iş kazası olarak kabul ediliyor.
Fakat, maden işletmeleri, karayolları, demiryolları gibi işletmelerde çalışanların, esas işini gördüğü yerden farklı bir yerdeki aynı işverene ait işyerinde örneğin arkadaş ziyareti gibi işle ilgili olmayan bir durumda kaza meydana gelirse, bu iş kazası olarak kabul edilmiyor.
YEMEK İŞ ALANINDA İSE İŞ KAZASI OLUR
Genelgeye göre, bir kazanın iş kazası kabul edilebilmesi için öncelikle işyerinde veya "işyeri olarak kabul edilen yerlerde" meydana gelmesi gerekiyor. Sigortalıların işyeri sayılan yerlerde, örneğin avluda yürürken düşmesi; dinlenme saatinde top oynarken ayağının kırılması; bahçede meyve ağacından meyve toplarken düşmesi; tarlada çalışırken traktör ile kaza geçirmesi; yemek yerken elini kesmesi iş kazası olarak kabul ediliyor.
Fakat, maden işletmeleri, karayolları, demiryolları gibi işletmelerde çalışanların, esas işini gördüğü yerden farklı bir yerdeki aynı işverene ait işyerinde örneğin arkadaş ziyareti gibi işle ilgili olmayan bir durumda kaza meydana gelirse, bu iş kazası olarak kabul edilmiyor.
YEMEK İŞ ALANINDA İSE İŞ KAZASI OLUR
Sigortalının işyerinde
kalp krizi geçirmesi veya başka bir hastalık nedeniyle ölmesi ya da ruhen ve
bedenen hemen ya da sonradan engelli hale gelmesi iş kazasına giriyor.
İşyerinin dışındaki kazalarda en önemli kriter, işveren tarafından
görevlendirme veya işin niteliği gereği yapıldığı sırada olması. Örneğin,
beyaz eşya servisinde çalışan işçinin buzdolabı tamiri için gittiği binada
dengesini kaybederek düşmesi sonucunda yaralanması iş kazası sayılıyor.
Ancak, sigortalının
görev konusu ile ilgili olmayan ve görevinin dışında meydana gelen olaylar iş
kazası olarak değerlendirilmiyor. Örneğin İstanbul'dan Antalya'ya görevli giden bir satış temsilcisi
bir lokantada yemek yerken kaza geçirirse bu bir iş kazası olarak görülüyor.
Fakat aynı kişi kazayı eğlenmek için gittiği sinema veya gece kulübü gibi bir yerde
geçirirse iş kazası olarak değerlendirilmiyor.
Sigortalının işverence
sağlanan taşıtta yaşadığı kazalar iş kazası kabul ediliyor, kendi aracıyla işe
giderken kaza geçirirse kabul edilmiyor. İşverenin sağladığı araçla evle
işyeri arasında gidip gelirken meydana gelen trafik kazası veya araçtan inerken
düşerek yaralanma iş kazası olarak görülüyor.
Buna karşılık, işçinin Sabah servisten inip yolun karşısındaki
işyerine gitmek için yolu geçerken uğradığı trafik kazası, sigortalının
getirilip götürülme hali sona erdiği" gerekçesiyle iş kazası kabul
edilmeyecek.
İŞ KAZASI 3 GÜN İÇİNDE BİLDİRİLMEZSE CEZA VAR
İşverenin, iş kazalarını
ve meslek hastalıklarını 3 iş günü içinde Sosyal Güvenlik Kurumu'na bildirme yükümlülüğünü
yerine getirmemesi halinde 2 bin 603 lira para cezası söz konusu, iş kazalarını
kuruma 10 gün içinde bildirmeyen sağlık kuruluşlarına da aynı tutarda ceza
uygulanıyor.
Haber verilmezse ödenek işverenden tahsil ediliyor. İş kazalarının,
işverenler tarafından derhal kolluk kuvvetlerine bildirilmesi gerekiyor. Sosyal
Güvenlik Kurumu'na ise 3 iş günü içinde bildirim yapılmak zorunda. Esnaf
statüsünde çalışanlara, kaza sonrası Hastanede yatmaları gerekirse, bildirim için bir
aylık süre tanınıyor. Ancak, her durumda, taburcu olduktan itibaren üç iş günü
içinde bildirim yapılması zorunlu. Bir başka ifadeyle, kazadan sonra beş gün
hastanede yatan kişinin, 30 günlük süreyi beklemeden, üç iş günü içinde
başvurması gerekiyor.
Bildirim yapmakta
gecikilmesi halinde, bu süre içinde sigortalıya ödenmesi gereken iş geçici
göremezlik ödeneği işverenden tahsil ediliyor.
SGK çıkan masrafları kusurlu ise işverene rücu ediyor
İş kazası eğer işverenin
kusurundan kaynaklanmışsa, SGK, kaza yapan işçi için gerçekleştirilen hastane
masrafları ile engelli hale gelen işçiye ödenecek iş göremezlik aylıklarını,
kusuru oranında işverene rücu ettirerek tahsil eder. Örneğin, mevzuata göre iş
yerinde çizme kullanılması gerektiği halde çizmenin yalıtım özelliği taşımaması
nedeniyle elektrik çarpması sonucu kaza meydana gelirse işveren sorumlu
tutuluyor.
Böyle bir kazada işçi yüzde 20, işveren yüzde 80 kusurlu kabul edilirse, SGK'nın yaptığı ödemenin yüzde 80'i işverenden tahsil edilir.
Böyle bir kazada işçi yüzde 20, işveren yüzde 80 kusurlu kabul edilirse, SGK'nın yaptığı ödemenin yüzde 80'i işverenden tahsil edilir.
Kavgada komşuyu yaralayan SGK'nın masraflarını öder
Sigortalı bir komşusunu
kavgada yaralayarak hastanelik eden kişi, SGK'nın o kişi için yaptığı hastane
masrafları ile geçici iş göremezlik ödeneklerini kuruma ödemek zorunda
kalır. Günlük iş göremezlik ödeneği dikkate alınıp raporlu gün sayısıyla
çarpılıyor.
İŞ KAZASI HAKKI KİMLERİ İLGİLENDİRİR?
İşçiler (4/a) Kendi
adına bağımsız çalışanlar, (esnaf-4/b) cezaevi atölyelerinde çalışan tutuklu ve
hükümlüler.
Çırak ve
stajyerler.
Çalışmaya devam eden
vazife malulleri, İŞKUR'un düzenlediği
programlara katılan kursiyerler, Türk müteahhitlerince yurtdışında çalıştırılan
işçiler.
Tarım veya orman
işlerinde süresiz olarak çalışanlar.
Ev hizmetlerinde
çalışanlar, İntörn statüsündeki iler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder